::: 13 Ağustos 2008'de MERHABA dedin dünya’ya CENNET KOKULU bebeğim :::

Senin ile ilgili ne varsa burada...

Ayrıntıları ve dahası annenin günlüğünde tabii !!!

Bu sitede resimler-videolar-yazılar ve yorumlar bulacaksınız...

DEĞERLİ YORUMLARINIZI BEKLİYORUZ.

İYİ SEYİRLER =)


7 YAŞ etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
7 YAŞ etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

24 Ekim 2014 Cuma

6 Yaş ' 2 Ay ' 1 Hafta ' 4 Gün








Anne ;

Uyudun mu diye eğilirminicik kalbini dinler,
Nefesine ayna tutar,
Gecenin bir yarısı sıçrayıp yapar hem de bunları ' derin uykusu yoktur '

Ağlarsın ... Ağlatan acının ne olduğunu bilmeden senden çok ağlar içi ...
Konuşmadığın anlarda bir tek "O" anlar seni !
Sen de o yanındayken bilirsin ki
"Sana hiç birşey olmaz"

Aç yatmana izin vermez.
Kırılır küser bazen ama, elinde ekmekle :)

Sırtına havlu koyan o öpülesi eller , " kocaman oldun " diye sarılır sana sımsıkı.
Ve hep sever seni, okla da gitsen, evden de gitsen evlenip, yuva kurup ...

Sen hep bebeksin, sen hep küçüksün der ve o kocaman eller seni sarmaya devam eder :)


ÖĞÜT :

Mazlum ol , zalim olma evlat,
Üzül ; ama üzen olma,
Mahşerde hesap zordur ! ,
Ezil ; ama ezen olma ...

27 Ağustos 2014 Çarşamba

7 Yaş ...


Kafada bir sürü proje ama vakit yok. Gerçekten yok.

Okuldan dönüyorum. Hakikaten yoruluyorum.
Çocuk sahibi olmanın en yorucu tarafı (bence) işten döndüğünde, tek arzunun kendini salondaki kanapeye atıp, eline kumandayı alarak, zap zap en alakasız programlara boş boş bakmak iken, asıl gününün bebeğini gördüğün an başlıyor olması.
Yüzüne kocaman bir neşe giydirip, annecimmmmm diye papikleri poposuva vura vura koşan sıpaya can-ı gönülden bir sarılıyorsun, ondan sonrası ona kalmış.
O seni nereye çekelerse ordasın. Puzzle’sa puzzle, boyamaysa boyama, hatta banyo diyorsa banyo… Yatana kadar böyle… Y
orucu mu? Evet. Keyifli mi? Orası tartışma götürmez zaten…

Vakit yok çünkü Ece Nur uyuduktan sonra reklamlardaki Energizer pilleri gibi oluyorum ben de. Okuduğum kitabın sayfalarını çevirmeye bile mecalim yok. Yolda , serviste bi dünya düşünüyorum, şöyle bişi yapsam, böyle bişi uydursam, nası bi heyecan, nası bi mutluluk…
Eve geliyorum, yukarıdaki silsile, heyecan nerde?
Puffff…
Gone with the wind…

Bu kadar yorgunluğun üzerine Her sene söz veriyorum kendime çekirdek aile doğum gününe ve her sene yine beceremediğimin resmidir bunlar !...
Eşek kadar insan olsam da kendi hayallerimi gerçekleştirmeye çalışıyorumdur belki de, kim bilir =)

1 gece öncesinden başladı tüm hazırlıklar her yıl olduğu gibi,
Ece Nur ‘u erkenden yatırmak için elimizden geleni yapıyoruz, sadece birkaç saatimiz var zira. Ama bizimki cin, İnat etti uyumuyor, biz nerdeyiz o orda.
Nasıl doyuracağım peki 30 kişiyi? Bastı beni bir telaş. Menü yok =(
Her şey ortaya çıktığında saat 03:00 civarı olsa da yorgun ama huzurluydum …


Sabah da süslemeler başladı.
Parti dediğin bannersiz ve Party Çervesiz olur mu hiç?
Süslemeler / Stickerlar için TIK




Masa süslemeleri

 
 
 

Mamalar  Mamalar
 
 
 
Muffin ve Kurabiyeler için TIK


Minnoş da süslenince mum üfleme vaktimiz gelmişti
Pastamızın sıcak hava koşullarından kutusu içinde şeker hamurları erimiş şekilde karşınızda olsa da lezzeti yerindeydi J

Ece Nur bu aralar fazla alıngan diye. Pasta üfleme öncesinde yine böyle minik ve sessiz bir kriz atlattık. Omuzlarını anında düşürüyor, boynu büküyor, dudakları sarkıtıyor, arkasını dönüp sessiz bir bekleyişe geçiyor. Taa ki biz gönlünü alana kadar.
Neyse, sessiz kriz kısa sürede atlatıldı. Sıra pasta üflemeye geldi.
Daha bir gece önce prova yapmıştık (13.08.2014).
Hatta biz hemen hemen her pastamızı doğum günü gibi süsleyip, mumları üfleyip, öyle servis yapıyoruz :) Happy Birthday şarkısını söylüyoruz.
Ve alkışlar arasında, yine harika bir kutlama yaşadık J
İyi ki doğurdum ben bu Ece Nur Hanımı dedim, iyi ki bu cadının annesi oldum.
Ve dedim ki:
Çok seviyorum minik kuzum seni, çoook.
Tüm cadılıklarına, tüm krizlerine rağmen çok seviyorum seni …
Sana bakmak , suya bakmaktır,
Sana bakmak, bir mucizeyi anımsamaktır ...

Mutlu yaşlar bebeğim…
O beni duymadı tabi. O sırada hediyelerine dalmıştı…