::: 13 Ağustos 2008'de MERHABA dedin dünya’ya CENNET KOKULU bebeğim :::

Senin ile ilgili ne varsa burada...

Ayrıntıları ve dahası annenin günlüğünde tabii !!!

Bu sitede resimler-videolar-yazılar ve yorumlar bulacaksınız...

DEĞERLİ YORUMLARINIZI BEKLİYORUZ.

İYİ SEYİRLER =)


13 Temmuz 2012 Cuma

3 Yaş 11 Aylık Kızım =)

Tam 1 ay sonra 4 yaşını doldurmuş olacak bu cimcime :)

Rabbim o kadar büyük sabırlar veriyor ki doğum sonrası annelere,
uyku yok, yemek yok, bazen su bile yok, stres hat safhada olmasına rağmen
 herşeye katlanıyorsunuz v
e yavrunuzun ağlamalarına,
sizi evden dışarı adım attırmamasına rağmen
minicik gülüşü, ömre bedel oluveriyor ...
***********************
Bu durum büyüdükçe daha sıklaşıyor aslında,
emzirme dönemi bittiğinde, yemek  yedirme,
emekleme bittiğinde, yürüme ,
konuşturmaya çalışma çabaları derdi başlıyor.
Bilim adamı gibi araştırmalar -deneyler yapıyorsunuz her an,
hatta bir zaman sonra, çocuk gelişimi ile ilgili herşeyde bilgi sahibi oluyorsunuz,
doktorunuz söylemeden olan - biteni,
siz anlatmaya başlıyorsunuz ...
... Devamında çocuk oluyorlar aslında ama,
o hala korunmaya muhtaç bebek olarak kalıyor anne gözüyle ...
********************************
! Derken okul dönemi başlıyor !
5 dakika daha uyusun çabasında servis kaçıyor mesela ,
okuldaki kameralardan izlenmeye çalışılıyor her saniye ,
(bulunduğu yere gitmek yasak çünkü, okula alışması gerekiyor)
akşam eve dönerken, neler öğrendiğini cımbızla alma çabaları ,
saatinde çorbasıydı , yoğurduydu ,
evde de etkinlik yapmak gerektiğinden kafadaki soru işaretleri
" Acaba bugün ne yapsak ? " gibi
ve gece olmadan uyku saati alıştırmaları vs ...
 Velhasıl kelam ,
bu kadar uğraşa değiyor ve görmüş olduğunuz bebek değil,
çocuk oluveriyor ,
hatta zaman zaman öyle sorular soruyor, öyle cümleler kuruyor,
hatta söyledikleri ile bazen sizi öyle bir yaralıyor ki ,
şimdiden genç kız olmuş dedirtiyor ! Maşallah !
 Çalıştığım için,
kuzenleri, dayısı, anneannesi ve dedesiyle yazlıkta kalıyor kızımız.
(11 gün oldu)
...........................
İlk kez geceleri kokusunu duymadan uyuyorum ,
ilk kez işten eve dönerken " Akşam ne yapsam kızım için?" soruları kurcalamıyor kafamı,
hafta sonu arkadaşlar aradığında, çocukla gidilebilecek yerler aramıyoruz 2 haftadır !
.............................
O kadar boş duygularmış ki bunlar meğer,
evim varsın dağınık olsun, her yer oyun hamuru kırıntıları ile dolsun,
lolipop'lar açılıp - yalanmış bir şekilde mutfak tezgahına konsun,
ütülenmiş - katlanmış kıyafetler, giyilmiş bir şekilde yerlere atılsın,
misafir odasından , yatak odasına kadar kitaplar - boya kalemleri,
taçlar - tokalar olsun etrafta ama, evimde kızımın kokusu olsun :(
..............................
Öyle zor geliyor ki bana,
aslında 2-3 güne kadar dönecekler,
orada yeşilliğin içerisinde, denizin dibinde, oksijeni bol,
yediği herşey tarladan - sağlıklı ,
daha huzurluyum, buraya kadar sorun yok,
gözüm asla arkada kalmıyor
ama yazarken bile boğazıma düğüm atılıyor sanki,
göz yaşımı akıtmamak için tutuyorum kendimi,
ondan uzakta olmuyormuş bunu anladım.
Yapabilenler var elbette,
mecburiyetten uzağımda kızım,
ZORMUŞ
********************
Gün içerisinde en az 5 kez telefonda görüşüyoruz,
sesini duymak yetmiyor elbette.
Çoğu zaman ya havuzda oluyorlar,ya denizdeler,
ya meyve topluyorlar, ya da uykudalar
...
Yani kızım mutlu, İstanbul 'un kirliliğinden birkaç gün de olsa uzak kalıyor,
bu kızımın gelişimi için de güzel ama yetmiyor,
benim onsuz kalmama bu cümleler yetmiyor :(


 En çok da çocuğun evde olmadığında etrafa bıraktığı işaretleri görürmüş insan demek,
O kadar çok gülümsüyorum ki bu ara evde elimi bir şeylere attığımda
ve o kadar çok buruluyor ki midem !
**************
Bir tuhaf hallerdeyiz .
İnsan, plansız gün geçirmenin nasıl olduğunu unutuyor aslında !
Mesela geçen gün ilk kez yedek fanila, boyama defteri, kalem
ve ıslak mendil olmadan dışarı çıktık arkadaşlarla gece.
Çocuksuz günlere alışmak kolay değil açıkcası, fazla geliyor bu bünyeye artık!
.................................... 
Akşam da evde  tek başımaydım.
Eşimin iş yoğunluğu nedeni ile eve gelmesi 02:00 'dı.
Bir ağlama hissi geldi ki sormayın gitsin.
Hep söylenirdim oysa,
Bir gün ben de "Buz gibi klimanın önüne yayılıp elime kumandayı alıp ,
120 'ler ile başlamayan kanallarda bol bol gezinip (çizgi film kanalları),
Seyrederken iki dakika kestirecek, sonra kalkıp yarım kalan romanımı okuyarak,
dışarıdan bol kalorili yemek ısmarlayabilecek miyim?"
Tam uykuya dalacakken "anne ben susadım"
uyarısı olmadan uyumak da bonusu olacak mı hatta !
...............
Bunlar o kadar da hayal ettiğim kadar güzel değilmiş be blog.
10 gündür yaşıyorum bu yapmak istediklerimi,
ama o içerde oynarken ben,
klimayı orta dereceye getirerek, kıpırdamadanö nünde otursam ,
televizyonda çizgi filmlere baksam sanki
bir nebze daha az sıkıcı bir insan olurmuşum gibi geliyor :) 
**********************
Az önce görüştük telefonda,
"Anne ben seninle tatil yapmayı özledim, otelimize gidelim n'olur" dedi !
Geçen gün konuşmamızda da,
"Çok rüzgar var biliyor musun? Ağaçlar ses çıkartıyor,
korktuk Melike'yle,
hemen annesine koştu "
....... dedi ve durdu :(
.................................................
Öyle birşeyler işte…
Özetle, özlüyorum bu 5 yaşındaki, dev ufaklığı,
HEM DE ÇOK

2 yorum:

  1. nasıl büyüyorlar insan anlamıyor.

    YanıtlaSil
  2. Evet haklisiniz onlarsiz olmuyor onlarlada zor oluyor.zamanla ister istemez o maraton hayat tarziniz oluyor...

    YanıtlaSil

HOŞ GELDİNİZ!
Yorumlarınızı en kısa sürede yayınlayıp-cevaplayacağım.
Adsız yorum lütfen yapmayın.